Merhaba,
Bu yazımda hep aklımda olan ve anlatmak istediğim bir konuya değinmek istiyorum.
Anadolu Efes Kulübü hepimizin bildiği üzere basketbola senelerdir yatırım yapan, basketbolcular yetiştiren, altyapıya önem veren Türkiye Basketbol Liginde ve Avrupa’da sayısız başarılar elde etmiş, kupalar kazanmış çok ama çok önemli bir organizasyon.
Benim gibi sağlam bir Fenerbahçeli’nin bir zamanlar gıpta ile izlediği, içten içe niye Fenerbahçe’nin böyle bir takımı yok diye imrendiği, takdir ettiği böyle bir kulübün neden kendine ait bir salonu olmaz?
Şu anda maçlarını oynadığı Sinan Erdem Spor Salonu’nu taraftar sayısı olarak ne tür teşvikler yapılırsa yapılsın kalıcı ve etkili bir şekilde dolduramadıkları ortada.
Bunun sebepleri elbette çok ama Türkiye’de taraftarlık kavramının 3 büyük kulüp ile özdeşleşmesi ana sebeptir bence.
Tamam, şimdi diyeceksinizki bir salon yapmak çok maliyetli, bakım masrafları daha da çok.
Doğrudur ama ben Anadolu Efes in basketbol şubesinin bütçesini ya da daha doğrusu oyunculara ödenen paraları bir zamanlar az çok bilen biri olarak şunu söylemek isterim.
Her sene sadece 1 oyuncu eksik transfer etse en fazla 3 senede arttırdığı para ile gayet güzel bir salon yapabilir. Kabaca 8.000-10.000 kişi kapasiteli bir salonun maliyeti aşağı yukarı 4 milyon USD civarında olacaktır. (maximum o da)
Referans olarak Sakarya Basketbol un maçları oynadığı salon maliyetini örnek olarak göstermek isterim.
1 sene önce yenileme çalışmaları tamamlanan 5.000 kişilik salonda ben gecen sezonki Sakarya – Fenerbahçe Playoff maçını izledim. Son derece ferah ve konforlu bir salon.
Bunun benzeri bir salonu Anadolu Efes gibi bütçesi olan bir takım İstanbul’a yapamaz mı?
Hatta kapasitesinin özellikle max 7.500 – 8.000 kişi olarak tutulması TurkishAirlines Euroleague maçlarında rakibi boğan muhteşem bir atmosfer yaratmaz mı?
Bir Zalgris Kaunas ya da Beşiktaş Akatlar Spor Kompleksi gibi bir mabet oluşturmaz mı?
Bu arada bahsettiğim salonun İstanbul Basketbol İl Temsilciliğine ait olması falan da gerekmiyor. Tamamen bağımsız olarak sadece Anadolu Efes organizasyonları için kullanılabilecek bir salon olabilir.
Yani yanlış anlaşılmasın. Kesinlikle Anadolu Efes’e ” Yap bir salon şöyle kardeşim, yakışıklısından, sonra da hibe et, geç git…” falan gibi bir durum önermiyorum.
Bakınız örnek; Ülker Fenerbahçe Spor Salonu
Kısaca diyorum ki “İnşa et salonu, sonra istediğini yap, istersen turşusunu kur, farklı etkinlikler ile değerlendir. Paşa gönlün ne isterse :)”
Bu şekilde hem kendine ait bir “Mabet” yaratırsın, kendi taraftar grubunu 90’lı yıllarda olduğu gibi oluşturursun; hem de özellikle altyapıdaki oyunculara ulaşacakları, oynamayı hayal edecekleri bir eser yaratmış olursun.
Anadolu Efes oğlum Doruk K. ‘ın mücadele ettiği liglerde altyapıya verdikleri önem ve harika organizasyonları ile zaten Avrupa hatta dünya çapında bir yapıya sahiptir.
Üst yapıya yapacakları bir salon yatırımıyla bunu taçlandırsalar harika olmaz mı sizce de?
Selamlar,
Tayfun K.
