Basketbol ve Bize Öğrettikleri

Burada basketbolu ve bize öğrettiklerini gözlemleyeceğiz…

***TayfunGozunden***

2 Maç ve 2 Güzel Mücadele…Fenerbahçe – Banvit (TBL) ve Fenerbahçe – Galatasaray (TBKL) maçları (04.05.2019)

Merhaba;

Dün (04.05.2019 – cumartesi) üst üste iki maçı izlemek üzere salonlardaydım.

İlk maç Tahincioğlu Basketbol Ligi maçı olan Fenerbahçe – Banvit maçı idi. Müsabaka Ülker Sports Arena’da oynandı. Önce bu maç ile başlayalım….

Öncelikle şunu belirtmemiz gerekiyor. Fenerbahçe’nin Kaunas serisinden sonra çıktığı ilk maçta Datome’yi sakatlığa kurban etmesi moralleri bozmuştu. Hele Kaliniç’in sakatlığı da devam ederken…

Bunun üzerine bir de maç öncesi Vesely’nin de sakatlığı sebebiyle kadro da olmadığını öğrenince herkes “noolluyoorr acaba?” diye şaşkın şaşkın bakınır olmuştu.

Öte tarafta ise Banvit markasının 25 yıldır verdiği sponsorluk desteğini yenilememe kararı alması Bandırma Basketbolunu şaşkınlığa ve karamsarlığa sürüklemişti. Tüm organizasyonun bir dahaki sene ne yapacağı bir soru işaretiydi.

Her iki tarafta işte bu psikoloji ile maça çıktı. Yine teknik analize falan girmeden kısaca gözlemlerimi anlatayım.

FENERBAHÇE BEKO

Yazının başında yazdığım gibi Vesely’nin sakatlığı ile de sarsılınca takım, maçı kazasız belasız bitirelim havası içine girmişlerdi.

  • Ahmet Düverioğlu: Ne yazık ki kendisindeki düşüş devam ediyor. Oysa ki sözleşmesi de yenilendi ama moral olarak çok alt seviyelere indi. Neredeyse süre aldığı her dakika hep bir hata yapma korkusu, hep bir özgüven sıkıntısı çekti. (0 sayı, 7 ribaunt ama 1 faul yaptı sadece)
  • Melli: Şu anda (Allah nazardan saklasın!) Fenerbahçe Beko’nun en istikrarlı uzun oyuncusu. Aslen 4 numara olmasına rağmen (biraz mecburiyetten) her iki uzun pozisyonunda da (uzun dakikalar alarak hem de) oynuyor. (18 sayı 8 ribaunt)

Uzun oyunculardan (Melli hariç) o kadar kötü verim aldıki Obradovic, kısanın da kısası 5’e döndü ve uzun süre öyle oynadı…(Kostas, Sinan, Bobby (Ali Muhammed), Melih ve Marco Guduric) Marco pivot oynadı!!

Yetmedi sonrada micro kısa bir 5’e döndü. (Kostas, Green, Bobby, Melih ve Sinan Güler) Bu defa da Sinan Güler pivot oynadı!!

  • Bu oyunculardan toplam 16 ribaunt katkısı aldı Fenerbahçe Beko! Şöyle;
    • Bobby (9 sayı; 3 ribaunt), Melih (9 sayı, 1 ribaunt, 2 asist)
    • Kostas (13 sayı, 4 ribaunt, 4 asist), Green (6 sayı, 2 ribaunt, 2 asist)
    • Marco ( 9 sayı, 2 ribaunt, 1 asist)
  • Veeeee Sinan Güler: (6 sayı, 4 ribaunt, 2 asist) Bunların yanı sıra 5 numara pivot pozisyonunda oynamasına rağmen tam 4 top savunmasında Banvit uzunlarına sayı şansı vermedi…!!

BANVİT

Banvit’in bu sezonunda sponsorluktan çekilme kararı ile “bu takım dağılır, bu organizasyon kapanır, ligden çekilir” endişeleri arasında var olma savaşı vererek maçlarını oynuyor. Bu anlamda Fenerbahçe’nin sakatlık problemlerinden çok güzel faydalanıp güzel bir galibiyet aldılar.

Bu galibiyetle Playoff u da garantilemiş oldular. Tebrik ederim kendilerini..

  • Jordan Morgan: Banvit in en etkili oyuncusuydu. Pota altını özellikle 4. çeyrekte domine etti. (23 sayı, 14 ribaunt, 3 asist)
  • Alex Perez: Maçın başında Bobby Dixon ı faul ile yere yapıştırıp seyirci tepkisini fazlasıyla çekmiş olsa da!!!!! muhteşem oynadı. Takımı harika yönetti. (16 sayı, 3 ribaunt, 5 asist)
  • D.J. Shelton: Çok ilginç bir oyuncu. Garip bir stili var, oyunda kopuşlar yaşıyor. (dizlerine bağladığı o ipler ne alaka gerçekten anlamadım)
    • Maçı 18 sayı, 8 ribaunt, 3 asist ile bitirdi… (güzel performans!) Garip bir adam hatta biraz daha ileri gideyim. Kafadan birkaç tahtası eksik!!
    • Tribünlere saçma sapan hareketler yaptı. Hatta itiraf ediyorum maç sonunda salon boşalmışken kendisi ile bire bir atıştık!! Kendi türünde bir manyak! Ama iyi oynadı, yukarda allah var!! Saha içi performansını tebrik ediyorum (alkış)

Sonuç olarak Banvit hakettiği bir galibiyet aldı ve Playoff’u garantiledi. Tebrikler!!! Umarım seneye de aynı imkanlar ile devam edebilip basketbola katkı verirler…

Gelelim ikinci maça; TBKL’de yarı final son maçında (seri 2-2 berabere) Fenerbahçe ve Galatasaray bu defa Ülker Metro Enerji Salonunda karşı karşıya geldiler.

GALATASARAY

Deplasmanda aldıkları galibiyet ile saha avantajını ele geçirdikten sonra evlerinde turu geçebilecek önemli bir maç kaybetmeleri moralleri biraz olsun bozmuş görünüyordu.

  • Farhiya Abdi: Maçın Galatasaray adına tartışmamsız yıldızıydı. Gösterişsiz ama son derece faydalı, mükemmel bir basketbol oynadı. Bol bol faul yaptı.Hakemler gözardı etti ama son 3 dk da kaçamadı ve 5 faul ile oyun dışı kaldı. (18 sayı, 4 ribaunt, 3 asist)
  • Monica Grigalauskyte: Litvanyalı oyuncu garip bir şut stili olmasına rağmen (sadece tek el atış yapıyor. Faul atışı, 3’lük fark etmiyor!) muhteşem oynadı. Maçın gizli kahramanı idi. Özellikle çabuk ayakları ve ribaunt sezgisi ile Fenerbahçe’ye çok zor anlar yaşattı. (18 sayı, 9 ribaunt)
  • Victoria Macaulay: Sezonun formda isimlerinden ve son derece atletik bir oyuncu. Bence Galatasaray adına beklenen katkıyı yapamadı. 11 sayı ve 8 ribaunt ile oynadı belki ama oyunun kırılma anlarında hiç yoktu.
  • Işıl Alben: İyi veya kötü fark etmez. Nasıl oynadığı hiç önemli değil. Saha da varlığı ve duruşu yetiyor. Tam bir sembol oyuncusu… Galatasaraylılar onun gibi bir oyuncuya ve kapatana sahip oldukları için gurur duymalılar! (2 sayı, 3 ribaunt, 5 asist) – Maçta (2 takım oyuncuları arasında) en fazla asist yapan oyuncuydu!

FENERBAHÇE

Kendi sahalarında kaybettikleri saha avantajını bir önceki maçta rakip saha (Ahmet Cömert Spor Salonu) elde etmeleri ile maça moralli çıktılar. Seyirci desteğini de arkalarına alıp maça hızlı başlayıp işi baştan bitirmeye çalıştılar.

İlginç hatta inanılmaz bir biçimde sanki büyü yapılmış gibi attıkları hiçbir üçlük girmedi…. Maçta 23 tane 3’lük deneyip sadece 3 tanesinde isabet buldular. Kolay 2’lik atışları da panik ve stresten kaçırmaya başladıklarında 35-29 önde iken 16-0’lık seri ile 45-35 yenik duruma düştüler.

Yine de son 4 dakikasına 51-41 geride girdikleri maçı son 2.45 dk’daki oyunları ile çevirip kazanmayı bildiler!

  • Tuğçe Canıtez: Maça o da etkisiz başladı fakat sonra kendisini toparladı. Bravo!! (10 sayı, 11 ribaunt)
  • Kiah Stokes: Özellikle ribauntların çokça kaybedildiği dönemlerde oyundan düşmüş gibi görünse de son 4 dakika da yapılan savunmada etkili oyunculardan biriydi. (13 sayı, 8 ribaunt, 2 asist)
  • Ayşe Cora: Benim ve tribünde maçı beraber takip ettiğim arkadaşım Aydın’ın ilk başta dudak büktüğü şekilde maça başladı ama sonra takımı çok iyi ayağa kaldırdı. (özellikle Kelsey Plum’un kitlendiği 3. periyotta) 8 sayı, 2 asist…..
  • Kelsey Plum: Geçen sene geldiğinden beri Fenerbahçe’nin Diana Taurisi’den sonraki en etkili oyuncusu olduğunu düşündüğüm Kelsey bizleri yanıltmamaya devam ediyor.
    • Bugün tüm takım gibi şutlarda bocalarken vazgeçmeden doğru şutu denedi ve isabetleri buldu. 3’lük oranı (2/7) idi ama bu sizi yanıltmasın hepsi doğru şutlardı ve hepsi tabiri caizse içinden çıktı!!! İyi ki geldin Kelsey….(12 sayı, 2 ribaunt, 1 asist)
  • Veeee Kaptan Birsel Vardarlı Demirmen: Fenerbahçe’nin herseyi. Tadı, tuzu, ruhu, sembolü…. Tıpkı Işıl Alben gibi. İyi veya kötü nasıl oynarsa oynasın hep sahada herseyini verir! Tıpkı o gün gibi!! (5 sayı, 5 ribaunt, 4 asist)

Maçı 51-41 geriden gelerek 54-51 kazanan Fenerbahçe TBKL’de finale yükselmeyi başardı. Her iki takım oyuncularını bu heyecanlı seriden dolayı tebrik etmemiz gerekiyor…. (Kocaman alkış…..!!!)

Evet, bu iki basketbol maçı ile günü tamamladım. Her iki maçında kendi içinde hikayeleri, öğretileri vardı tabi… Ben;

  • Fenerbahçe-Banvit maçından
    • “Şartlar çok aleyhinde olsa bile mücadele etmek gerektiğini, o maçı kaybetsen bile önümüzdeki maçlarda çareler üretebilmeyi”
  • Fenerbahçe-Galatasaray maçından
    • “Yılmadan mücadele etmeye devam ettiğin sürece tekrar ayağa kalkabilip hedefine koşabileceğini”

öğrendim…

Benim için kazançlı bir gündü….!!!

Hepinize selamlar;

Tayfun K.

  • Leave a Comment