Basketbol ve Bize Öğrettikleri

Burada basketbolu ve bize öğrettiklerini gözlemleyeceğiz…

***TayfunGozunden***

TayfunGözünden İstanbul’da Altyapı Basketbol -1

Merhaba;

Türkiye’de basketbol son zamanlarda gerek rekabetçi yapısı gerek futboldaki gibi çirkinlikler barındırmaması gerekse dinamik, değişken ve heyecan dolu olması sebebiyle genci yaşlısı her kesimin beğenerek takip ettiği bir spor dalı oldu.

Çoğumuz basketbolu TV den TurkishAirlines Euroleague maçları ya da en fazla Türkiye Basketbol Ligi maçlarından takip ediyor, tuttuğumuz takımların maçlarına göre seviniyoruz, heyecanlanıyoruz veya üzülüyoruz.

Turkishairlines Euroleague

Turkishairlines Euroleague

Fakat perde arkasında tüm profesyonel basketbolcuların bu seviyelere gelene kadar geçmek zorunda oldukları oldukça uzun ve zahmetli bir süreç var.

İşte ben de bu yazımdan başlayarak altyapı basketbolu hakkında gittiğim maçlardan yola çıkarak gözlemlerimi ve orada yaşananları, amatör ruhla oynanan zevkli ve rekabetçi maçları sizlere anlatmaya yorumlamaya çalışacağım.

Başlamadan önce açıklığa kavuşturmam gereken bir konu var. Neden böyle bu konuda bir yazı maratonuna giriyorum?

  • Aslında çok basit bir sebebi var. Birincisi 13 yaşında ve okuduğu okulda ve kulüpte basketbol oynayan bir oğlum var. 7 yaşından beri basketbol ile içice ve 9 yaşından beri de organize olarak hazırlık maçları ve özel/resmi liglerde basketbol oynuyor.
  • Doğal olarak ben de babası/velisi olduğum için ve basketbolu çok sevdiğim için ister istemez tüm alt yaş kategorilerinden itibaren basketbol organizasyonlarına göbekten dalmak zorunda kaldım.

Şikayetçi miyim? Asla… Hem bu oyunu çok seviyorum hem de oğlumun bu spora tutkuyla bağlı olması sayesinde onun gelişimini (karakter, kişilik ve oyun zekası olarak) zevkle izliyorum.

Ahhh o meraklı bakış aahhh

Bilmiyorum oğlum Doruk belki ileride bir şekilde bu oyundan kopacak belki başka ilgi alanlarına yönelecek ya da ne biliyim basketbol onu bırakacak ama anı yaşamak önemli.

Ben de bu yüzden sizlere yaşadığım yer olan İstanbul’daki basketbol altyapısı organizasyonlarından kendi bakış açımla anlatımlar yapacağım.

Evetttt nereden başlasam…..!!!!

Aslında şöyle yapayım. Şu anda maçların oynandığı TBF liginden bahsederek bir girizgah yapayım.

TBF- Türkiye Basketbol Federasyonualt yapı kategorilerinde her sene 10-18 arası yaş kategorilerinde tek devreli lig usulu (yani grupta bulunan takımların herbiri birbirleriyle 1’er kere mac yaptığı)oynanan bir yarışma düzenler.

Bugüne kadar olan kategoriler;

  • U10 – U11 – U12 – U13 – U14 – U15 – U16 – U17 – U18 Önemli not: 1-2 oyuncu istisnası dışında takımlar genelde o yaş grubunda olan oyuncuları takımlarına alırlardı…Mesela U14 yaş kategorisinde genelde 14 yaşında oyuncular bulunurdu, 13 ya da 12 yaş değil!!

Neyse, sonrasında;

Gruplardan çıkan takımlar çapraz eşleşme ile oynar ve son 4 takım arasına kalırlardı. Sonra Final 4, sıralama ve şampiyonluk belirleme….. Tebrikler, öpüşmeler, madalya vermeler falan filan işte…

Uzatmaya gerek yok, buna benzer birşey işte……Anladınız siz durumu!

Bu sene ise sebebi nedir bilinmez ki muhtemelen maç yoğunluğu, salon yetersizliği maç trafiğinin ayarlanamaması gibi sebeplerdir,statü değişti.

Öncelikle yapılan en büyük değişiklik 13,15 ve 17 yaş kategorilerinin kaldırılması oldu.

Bu yaş kategorilerinde olan sporculara ve kulüplerine denildi ki:

“kardeşim artık bu yaş kategorisi yok, yetenekli buluyorsan sporcularını oynat onları bir üst yaş gruplarıyla ya da kur o yas grubundan oluşan takımını ve katıl üst yaş ligine”

Tabi doğal olarak herkes “olur mu yav öyle şey”diye isyan etti ama bir nevii “Birinci dünya savaşında bize öğretildiği gibi Almanya yenilince biz de yenilmiş sayıldık ve durumu kabullendik:)”

Emir demir i kesmişti belki ama her zamanki Türk Mantık’ı ile orta yol bulundu 🙂 Nasıl mı?

Kabaca her takım 2’şer takım oluşturdu. Örnek; bizim bebeler 13 yaşında olmalarına rağmen takımlarını koruyup U14 kategorisine katıldılar.

Kulübün bu yaş kategorisindeki esas takımı da kadrosunu korudu ve onlar da U14 kategorisinden lige katıldılar.

Çok uzattım değil mi?

O zaman özet şu; 

Bu sene kısaca nurtopu gibi;

  • U10, U11, U12, U14, U16, U18 yaş kategorilerimiz oldu.
  • Ama öpüşme, koklaşma, madalya, kupa alışverişi aynen muhafaza edildi 🙂

Alın size TBF’ nin bu değişiklik ile  yaptığı romantik SMAÇ !!! hahahahaha…….

Günbatımında Romantik Smaç 🙂

Detaylar ile  canınızı sıkmak istemiyorum ama bir ekleme yapmazsam çatlarım valla 🙂

A, B veya C  kategorisinde olmak için 1 önceki sezon o kategoride belli bir sıralamayı elde etmiş olmanız gerekir.

Yani öyle isimle, heybetli duruşla, geçmişinizle değil “bilek gücü” ile kategorinizi elde ediyorsunuz…

Fazla bilgi göz çıkarmaz, baş ağrıtmaz diyerek size selam yola devam ediyorum…. 🙂

Meraklı olanlar!!! Statüyü detaylı incelemek isterseniz http://www.tbf.org.tr/istanbul/Haberler/HaberDetay?Id=821&Haber=Erkek%20Statüleri

Aslında maç yükü, trafiği, salon, hakem, sağlık ekibi vs vs konularında değişen bişey olmadı ama 1 yaş küçük kategoride oynayan oyuncular (örnek benim oğlan) fiziksel olarak 1 yaş büyüklerle oynayarak mental olarak bir sonraki sezona istemeden de olsa hazırlanmış oldular.

Şu anda çok takım olduğu için hızla başlayan ligde fena da gitmiyorlar..

Bu arada bol bol dayak yiyorlar o ayrı 🙂

Maçlar ile ilgili detayları ve gözlemlerimi de diğer yazılarımda anlatacağım sizlere…

Şimdilik benden bu kadar…

Selamlar, sevgiler……

Tayfun K.

  • Leave a Comment